Blinken: Nükleer anlaşma, İran’ın nükleer faaliyetlerini sınırlamanın en iyi yolu

• ABD, İran’ın nükleer silah geliştirmesini önlemek için İsrail ile birlikte çalışacağını söyledi.
• ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, mevcut yönetimin nükleer anlaşmayı yenilemek için çalıştığını söyledi.
• Anlaşma, İran’ın nükleer programına kısıtlamalar getirecek.

---

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Washington’ın İran’ın nükleer silah geliştirmesini önlemek için İsrail ile birlikte çalışacağını, çünkü iki yakın müttefikin Tahran ile müzakereler konusunda farklılıkları kabul ettiğini söyledi.

Blinken, İsrailli mevkidaşı Yair Lapid ile birlikte Kudüs’te, gazetecilere İsrail’in Washington ile Tahran’la 2015 nükleer anlaşmasını canlandıracak olası bir anlaşma konusunda “anlaşmazlıkları” olduğunu söyledi.

Blinken, Başkan Joe Biden yönetiminin, anlaşmanın “tam olarak uygulanmasına geri dönüşün”, İran’ın programını, ABD’nin anlaşmadan çekilmesinden bu yana çıktığı kutuya geri koymanın en iyi yolu olduğuna inandığını söyledi. 2018 yılında Başkan Donald Trump.

Biden yönetimi, milyarlarca dolarlık yaptırımların hafifletilmesi karşılığında İran’ın nükleer programına kısıtlamalar getiren Kapsamlı Ortak Eylem Planı (JCPOA) olarak bilinen nükleer anlaşmayı yenilemek için çalışıyor.

İsrail hükümeti anlaşmanın şartlarına kesinlikle karşı çıktı ve orijinal anlaşmayı yeniden etkinleştirmenin İran tehdidini dizginlemek için yetersiz olduğunu söyledi.

OKUYUN | İran, ABD’nin nükleer anlaşma konusundaki kararının eksikliğinin müzakereleri karmaşık hale getirdiğini söyledi

Ancak Blinken, “En önemli unsur söz konusu olduğunda, [Israel and the US] göz göze bakın. İkimiz de kararlıyız, ikimiz de İran’ın asla bir nükleer silah elde etmeyeceğine kararlıyız” dedi.

Lapid, Washington ile aralarındaki farklılıkların ortasında, İsrail’in İran nükleer meselesinde en yakın müttefiki ile “açık ve dürüst diyalog” içinde olduğunu söyledi.

İran, nükleer programının yalnızca sivil kullanım için olduğunda ısrar ediyor.

Blinken, yorumları, 2020’de İsrail ile diplomatik ilişkiler kuran dört Arap ülkesinden ve İsrail’den muadillerine katılmadan kısa bir süre önce, nükleer anlaşmanın gündemin üst sıralarında yer alması beklenen özel bir toplantıda yaptı. İsrail ve komşularının çoğu, İran’ı cesaretlendireceğine ve zenginleştireceğine inandıkları anlaşmaya şiddetle karşı çıkıyorlar. İran’ı bölgede vekalet savaşları yürütmekle suçladılar – Tahran’ın reddettiği bir suçlama.

Aylarca süren görüşmeler

Avrupa Birliği’nin dış politika şefi hafta sonu yaptığı açıklamada, anlaşmanın muhtemelen “birkaç gün içinde” yenileneceğini söyledi.

İran, anlaşmayı canlandırmak için aylardır İngiltere, Çin, Fransa, Almanya ve Rusya ile Viyana’da görüşmelerde bulunuyor. ABD dolaylı olarak katılıyor.

Pazar günü, ABD’nin İran Özel Temsilcisi Robert Malley, dünya güçleri ile Tahran arasında bir nükleer anlaşmanın yakın olduğundan emin olmadığını söyledi.

Doha Forum uluslararası konferansında Malley, “Yakında olduğundan emin olamıyorum… Birkaç ay önce oldukça yakın olduğumuzu düşünüyorduk” dedi.

“Herhangi bir müzakerede, bu kadar uzun süre açık kalan konular olduğunda, bu size boşluğu kapatmanın ne kadar zor olduğu hakkında bir şeyler söyler.”

Viyana’daki müzakerelere ilişkin değerlendirmesi, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in kıdemli danışmanı Kamal Harrazi’nin bir anlaşmanın yakında gelebileceğini söylemesinin ardından geldi.

OKUYUN | İran, Viyana nükleer müzakerelerinin ortak belge etrafında yeniden başlayacağını söyledi

“Evet, an meselesi. ABD’nin siyasi iradesine bağlı,” dedi Harrazi Forum’a.

İran’ın İslam Devrim Muhafız Kolordusu’na “terör” ünvanı verilmesi konusu, Tahran ile Washington arasında bir anlaşmazlık noktası.

Doha Forum’da konuşan Harrazi, elit Devrim Muhafızları’nı “terörist” bir grup olarak tanımlamanın kabul edilemez olduğunu söylerken Malley, Devrim Muhafızları’na yönelik birçok yaptırımın devam edeceğini söyledi.

Bu arada, AB’nin müzakerelerden sorumlu koordinatörü Enrique Mora, Tahran’da İranlı yetkililerle bir araya geldi ve Pazartesi günü Amerikalı yetkililerle görüşmek üzere Washington’dan ayrılacak.